Obezite gelişmiş ülkelerde en önemli halk sağlığı problemlerinden biridir. Diğer taraftan obez çocukların %50-60'ının obezitesi devam etmekte ve ergenlik yaşında da obez olmaktadır. Obez ergenlerin %80'inin de obezitesi devam etmekte ve erişkin yaşlarda da obez olmaktadırlar. Bu nedenle, geleceği güvene almak için, çocuklarda obeziteyi önlemek önemlidir.
Obezite, tüm vücudu olumsuz etkileyerek, sayısız sağlık problemlerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Özellikle çocuklarda karın yağlanması ve bel çevresinin artması, sağlık problemlerine neden olmaktadır:
İNSÜLİN DİRENCİ: İnsülin direnci, kilo fazlalığı olan çocukların yaklaşık %50’sinde görülmektedir. İnsülin direnci, gelecekte Tip 2 Diyabet, kalp-damar hastalıkları ve metabolik sendrom gibi pek çok önemli hastalığın gelişimine neden olmaktadır.
Sık ve çabuk acıkma, hızlı-aşırı kilo alma, tatlı krizleri, kilo vermede zorluk, az yemeye rağmen kilo verememe, acıkınca el titremesi, terleme, yemekten sonra halsizlik-uyku basması, baygınlık hissi, sabahları yorgun kalkma, kaygı, üşüme, soğuk terleme, elde-ayakta titreme, boyun ve koltuk altı gibi deri kıvrım yerlerinde Cilt Lekeleri (Akantozis Nigrikans), konsantrasyon azlığı, algılama güçlüğü, adet düzensizliği, kıllanma (hirşutizm), vücut direncinde azalma, çok hastalanma gibi şikayetler varsa, insülin direnci düşünülmelidir.
DİYABETE YATKINLIK VE TİP 2 DİYABET: Obez çocukların %20’sinde ve çok şişman çocukların %30’unda Diyabete Yatkınlık saptanmaktadır.
Normal kişilerde 5 yıl içinde Tip 2 Diyabet gelişme oranı %4 iken, Diyabete Yatkınlık olan kişilerde Tip 2 Diyabet gelişme oranı %20-30 arasında görülmektedir.
KOLESTEROL YÜKSEKLİĞİ: Normal kilolu çocukların %10’unda kolesterol yüksekliği görülebilirken, fazla kilolu ve obez çocukların %40-50’sinde görülebilmektedir.
Kolesterol yüksekliği (dislipidemi), erken yaşlarda damar tıkanıklığı ve kalp-damar hastaları riskinin artmasına (2-4 kat) neden olabilmektedir.
HİPERTANSİYON: Obez çocukların %20-50’sinde, hipertansiyon görülmektedir (normalin 2-5 katı daha sık).
Çocukluk çağında başlayan obezite ve hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları, insülin direnci, Tip 2 Diyabet, karaciğer yağlanması, psikolojik ve ortopedik sorunlar ve uyku bozukluğu gibi birçok problemlerin gelişmesine sebep olur.
METABOLİK SENDROM: Metabolik Sendrom, insülin direnciyle başlayan obezite, kolesterol yüksekliği, hipertansiyon, Tip 2 Diyabet ve kalp-damar hastalıkları gibi problemlerin eklendiği ciddi ve ölümcül bir endokrin problemdir.
Obez çocukların %10-30’unda Metabolik Sendrom görülmektedir (normalde %1-7 görülür). Metabolik Sendromlu hastalarda en önemli problemler, kalp-damar hastalıkları ve erken ölüm riskinin artmasıdır.
ÜRİK ASİT YÜKSEKLİĞİ: Kilo fazlalığı ne kadar yüksek ise serum ürik asit düzeyleri o derece yüksek olmaktadır.
Ürik asit yüksekliği olanlarda, insülin direnci, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, Tip 2 diyabet, erken yaşlarda damar kireçlemesi daha sık görülmekte ve dolayısıyla kalp-damar hastalıklarının da gelişme riski artmaktadır.
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ: Kilo fazlalığı olan çocuklarda, D Vitamini Eksikliği çok sık görülür (Almanya'da %95, ABD’de %80 ve Rusya’da %92).
D Vitamini Eksikliğinde, kemik erimesi ve kemik kırık riski artmaktadır.
Diğer taraftan D Vitamini Eksikliği, vücutta yağ birikmesine, kilo almanın kolaylaşmasına ve kilo vermenin zorlaşmasına neden olur. Ayrıca D Vitamini Eksikliği, insulin direnci, kolesterol yüksekliği ve kalp-damar hastalıklarının gelişmesine neden olur. Son olarak çocuklarda D Vitamini Eksikliği, enfeksiyonlara yatkınlığın artmasına neden olur.
D Vitamini Eksikliğinde, diyabet, hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları ve çeşitli kanser türlerinin gelişiminin arttığı da saptanmıştır.
TİROİD FONKSİYON PROBLEMLER: Obez çocukların %15-25’inde tiroid hormon bozuklukları görülür.
MİDE-BAĞIRSAK PROBLEMLERİ: Karaciğer yağlanması, normal çocuklarda %3 oranında saptanırken, obez çocukların yaklaşık %50’sinde saptanmaktadır.
Karaciğer Yağlanması, karaciğer hasarına, karaciğer yetmezliğine ve hatta karaciğer kanseri geliştirmesine neden olabilmektedir.
ERKEN KILLANMA (PREMATÜRE ADRENARŞ) VE ERKEN ERGENLİK: Kilo fazlalığı olan çocuklarda erken ergenlik, normal kilolu çocuklara göre 2 kat daha fazla görülmektedir.
ERKEKLİK HORMONLARI, PENİS BÜYÜMESİ VE TESTİS BÜYÜMESİ: Fazla kilosu olan erkek çocuklarda hem erkeklik hormonu (testosteron) üretiminin azaldığı hem de (yaşıtlarına göre) testis ve penis büyümesinin az olduğu saptanmıştır. Obez çocuklarda penis uzunluğunu, normal kilolu çocuklara göre yaklaşık %11 daha kısadır.
POLİKİSTİK OVER SENDROMU: Obez erişkinlerde Polikistik Over Sendromu görülme sıklığı, 5 kat daha fazladır. Obez ergenlerde Polikistik Over Sendromu gelişme riski, 7-14 kat artmaktadır. Kilo fazlalığı olan ergenlerin %33’ünde, Polikistik Over Sendromu görülmektedir.
BÖBREK PROBLEMLERİ: Tüm böbrek hastalıklarının %25-30’unun obezite ile ilişkili olduğu saptanmıştır. Obez ergenlerde, (son dönem) böbrek yetmezliği gelişme riski 3-4 kat daha yüksektir.
Ayrıca obezite, böbrek kanseri riskini artırır. Obezite ile ilişkili tüm kanserler arasında en yüksek risk oluşturan üçüncü kanser, böbrek kanseridir. Obez erişkinlerde, böbrek kanseri riski yaklaşık 1,5 kat artmaktadır.
ASTIM: Obez çocuklarda astım, daha sık ve daha şiddetli olmaktadır.
UYKUDA SOLUNUM DURMASI (UYKU APNESİ): Uykuda Solunum Durması, normal çocukların %1-3’ünde görülürken, obez çocukların %30-60’ında görülmektedir.
Uykuda Solunum Durması olan çocuklarda, uyku-dinlenme problemleri, öğrenme güçlüğü, davranış problemleri ve büyüme-gelişme geriliği görülür. Özellikle Uykuda Solunum Durması ciddi derecede olan obez çocuklarda, kalp ve akciğerlerde kalıcı problemler görülebilir.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ: Obezite, hem enfeksiyonların sıklığını ve şiddetini arttırır hem de enfeksiyonların neden olduğu problemlerin sık görülmesine neden olur.
İdrar yolu enfeksiyonları, obez kızlarda 2 kat daha sık görülmektedir.
KALP-DAMAR HASTALIKLARI: Çocuk ne kadar kilolu ise, ileriki yaşlarda kalp-damar hastalığı riski, o derece yüksektir.
SANTRAL SİNİR SİSTEMİ PROBLEMLERİ: Kilo fazlalığının şiddeti arttıkça, çocukların hafıza, karar verme ve sözel öğrenme yeteneği belirgin azalır.
Obez çocuklarda, migren, Alzheimer ve Parkinson Hastalığı gelişme riskinin 2 kat arttığı gösterilmiştir.
ORTOPEDİK PROBLEMLER: Obez çocuklarda, kemik kalitesi (Kemik Mineral Yoğunluğu) %10-15 daha düşük ve kemik kırıkları 2 kat daha fazla olmaktadır.
CİLT PROBLEMLERİ: Obez çocuklarda, Deri Çatlakları, Cilt Lekeleri (Akantozis Nigrikans), Et Benleri, Deri Enfeksiyonları, Tavuk Derisi Görünümü, Ayak Derisinde Kalınlaşma, Sivilce, Seboreik Dermatit, Atopik Dermatit, Kıllanma ve Sellülit gibi cilt problemleri daha sık görülmektedir.
PSİKİYATRİK PROBLEMLER: Kilo fazlalığı olan çocukların, depresyon ve psikososyal sorunlar yaşama riski daha fazladır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu 2 kat daha fazla görülmektedir.
KANSER: Vücut ağırlığı ne kadar artarsa, kanser gelişme riski %10-30 oranında artmaktadır. Obezite, 12 vücut bölgesinde gelişen kanserler ile ilişkili olduğu saptanmıştır: Ağız-Gırtlak, Yemek Borusu, Mide, Bağırsak, Karaciğer, Safra Kesesi, Pankreas, Meme, Rahim, Yumurtalık, Böbrek ve Prostat. Bu kanserlerin %4-40'ının, erişkin obezite ile ilişkili olduğu gösterilmiştir.
Çocuk ne kadar fazla obez ise, ileriki yaşamında kan kanseri, lenf bezi kanseri, kalın bağırsak kanseri ve meme kanseri gibi kanserlerin gelişme riski o kadar yüksektir.
Diğer taraftan kilo vermek, kanser gelişme riskini azaltmaktadır.
ERKEN ÖLÜM: Dünya çapında her yıl 4 milyon kişi, obeziteden dolayı ölmektedir.
Bu ölümlerin yaklaşık %70'i obeziteye bağlı kalp-damar hastalığına bağlıdır.
Çocuk ne kadar obez ise, erken ölüm riski o derece artmaktadır.
Obezite, çocukların sağlıklı yaşam süresini 10-20 yıl kısaltmaktadır.
Obez çocukların, erken yaşlarda (25-35 yaşlarda) ölüm riskinin, 3 kat arttığı saptanmıştır.
En sık ölüm nedeni intihar, kendine zarar verme, kalp-damar hastalıkları, endokrin ve metabolik problemlerdir.
Obez çocuklar kilo verdiğinde, ölüm riski azalmaktadır.
Ankara Çocuk Endokrinoloji Uzmanı olarak size ve çocuklarınıza yardımcı olmaktan mutluluk duyarız.