Dünyada ve ülkemizde son yıllarda erken ergenlik artmaktadır. Bu konuda endişeli olan ebeveynler bazı noktalara dikkat ederek çocuklarının erken ergenlik sürecine girip girmediğini anlayabilirler ve çocuk endokrinoloji uzmanı ile görüşerek gerekiyorsa tedaviye başlayabilirler.
Erken ergenlik, kızlarda 8 ve erkeklerde 9 yaşından önce ergenliğin başlamasıdır. Özellikle erken ergenlik, kız çocuklarında daha sık görülmekte olup erkek çocuklarında daha nadir görülmektedir.
Ergenlik kızlarda 8-13 yaşları arasında, erkeklerde 9-14 yaşları arasında başlamaktadır.
Çocuğunuzda ergenliğin başladığını gösteren bazı belirtiler vardır. Bunlardan en sık görüleni kızlarda meme büyümesi ve erkeklerde testis büyümesidir. Bunların dışındaki diğer belirtiler ise;
Koltuk altı kıllanması
Boy uzamasının hızlanması
Sivilce
Saçların yağlanması
Ter kokusu
Davranış değişiklikleri
Vajinal akıntı
Ergenlik nadiren kasık kıllanması ile de başlayabilir.
Çocukta bu bulgulardan birinin erken yaşlarda saptanması (kızlarda 8 yaşından erkeklerde 9 yaşından önce) aile için uyarıcı olmalıdır.
Ayrıca erken ergenliği olan çocuklarda
Baş ağrısı
Kusma
Nöbet geçirme
Çok su içme
Çok idrar yapma
Görme problemleri de olabilir.
Bu şikayetlerin ne zaman çıktığı ve ne kadar hızlı ilerlediği de çok önemlidir. Çünkü erken ergenlik altta yatan ciddi bir hastalığın ilk göstergesi olabilir.
Erken ergenlik sebepleri incelendiğinde çocukların büyük çoğunluğunda (%75-90) ciddi bir neden saptanmayıp “idiopatik” yani “sebebi belli olmadığı” ortaya konmuştur.
Diğer taraftan çocukluk yaşında obezitenin artması, erken ergenlik olasılığını da arttırmaktadır. Çünkü obez çocuklarda artan östrojen, ergenlik gelişimini hızlandırır. Bu nedenle obezitenin çocukluk yaş grubunda önlenmesi, erken ergenlik için de faydalı olacaktır. Diğer taraftan erken ergenliği olan çocuklarda, obezite erken ergenlik tedavi başarısını azaltan bir faktördür.
Gıda katkı maddeleri, böcek ilaçları (pestisitler), kozmetik ürünler ve oyuncaklar içindeki kimyasallar, erken ergenliği başlatabilmektedir.
Ayrıca soya, lavanta yağı, rezene çayı ve arı poleni gibi doğal olduğu ileri sürülen ürünlerin kullanımı da erken ergenlik gelişimine yol açabilir. O nedenle piyasada bulunan ve doğal bitki özleri olduğu iddia edilen ürünler de, çocuk sağlığı acısından risk teşkil edebilir.
Burada en korkunç olan nokta ise, doğal olduğu ileri sürülen ancak zararlı maddeler içeren bu ürünlerin kullanımından kaynaklanan olumsuz etkilerin, bu ürünlerden kaynaklandığını ortaya koymanın her zaman mümkün olmamasıdır. Örneğin doğal bitkisel gıda takviyesi olduğu ileri sürülen bir ürünün çocuklarda kullanımı sonucunda, erken ergenlik ortaya çıkabilir.
Diğer taraftan çocuklar için cazip olan abur cuburların yapımında kullanılan katkı maddeleri de erken ergenlik acısından risk teşkil edebilir.
Çünkü tüm bu ürünler, endokrin bozucu olarak isimlendirilen zararlı hormonlar içerebilmektedir. İnsan yaşamının en hassas dönemi olan çocukluk çağında bu zararlı ürünler kullanıldığında, ileriki yaşlarda birçok olumsuz etki ortaya çıkabilir.
Erken ergenliği olan ve herhangi bir neden saptanamayan çocukların, zamanında tanı konulup tedavi edilmeleri çok önemlidir. Aksi halde birçok sorunla karşı karşıya kalabilirler. Örneğin ergenliğe erken girdikleri için 8-10 yaşlarında yaşıtlarına göre uzun olan bu çocukların erişkin boyları, kemiklerindeki büyüme noktalarının erken kapanması nedeniyle yaşıtlarından boyu kısa kalır.
Diğer taraftan kız çocuklarının 10 yaşından önce adet görmeleri söz konusu olabilir. Bu durumda adet kanamaları küçük yaştaki kızların, hem küçücük bedenleri için hem de psikolojik duygulanımları için ağır bir yük oluşturmaktadır. Kızlarda erken ergenlik veya küçük yaşlarda adet görme, meme gibi östrojene hassas dokularda olumsuz etkiler de oluşturabilir.
Ayrıca unutulmaması gereken diğer bir nokta erken ergenliğin nedeni altta yatan tıbbi bir problem olabilir. Bu nedenle tanının en erken zamanda konması, hayati öneme haizdir. Aksi halde tanıda geç kalınırsa hayatı tehdit edebilir.
Erken ergenliği olan çocukların, dikkatli bir şekilde muayene edilmesi gerekmektedir. Hem çocuğunuzun gelişimi, ergenliğinin evresi hem de altta yatabilen hastalıkların bulguları değerlendirilmektedir. Çocuğunuz değerlendirilirken hem şimdiki hem de gelecekteki durumu (boy, adet vs) dikkate alınmaktadır. Bu değerlendirmelerden sonra kemik olgunlaşmasını değerlendirmek için kemik yaşı bakılmaktadır.
Kemik yaşı, çocuğunuzun gelişimi, ergenlik durumu, ileriki yaşamdaki boyu vs hakkında ipuçları vermektedir. Ayrıca kanda hormonal testler ve radyolojik görüntülemeler ile tanı kesinleşmektedir.
Diğer önemli nokta ergenlik, kızlarda 8 ve erkeklerde 9 yaşından sonra başlasa bile, hızlı ilerleme gösterebilir. Erken ergenlikte görülen boy kısalığı ve erken adet olma gibi problemler ergenlik hızlı ilerlediğinde de ortaya çıkabilir.
Hızlı ilerleyen ergenliği olan çocuklar, poliklinik rutininde sık görülmektedir. Hızlı ilerlediği için bu çocuklara hızla tanı konup en kısa sürede tedaviye başlamak çok önemlidir. Aksi halde kısa sürede ergenlik tamamlanacak ve yapılacak bir şey kalmayacaktır. Bu nedenle ergenlik döneminde olan çocuklar mutlaka ergenlik ve boy gelişimi acısından kontrol edilmelidir.
Erken ergenliği olan çocukların, en kısa zamanda tanı alması ve tedaviye başlanması başarı oranını arttırmaktadır. Erken ergenlik tedavisi için, ergenlik hormonlarının salgılanmasını baskılayan ilaçlar kullanılmaktadır. Bu tedavi, 28 günlük veya 3 aylık enjeksiyonlar şeklinde uygulanır. Kalçadan veya bacaktan cilt altı veya kas içine uygulanabilmektedir.
Tedavi esnasında genellikle önemli bir problem oluşmamaktadır. Kullanılan ilaçların en sık gözlenen yan etkisi iğnenin yapıldığı yerde ağrı, şişlik ve kızarıklıktır. Bu yan etkiler, her 10 hastadan 1’inde görülebilir. Uzun vadede bu ilaçların kısırlığa yol açması söz konusu değildir.
Sonuç olarak, erken ergenlik önemli bir durumdur. Erken ergenliğe ne kadar erken müdahale edilirse hem tedavi hem de başarı ihtimali o derece yüksektir.
Ankara Çocuk Endokrinoloji Uzmanı olarak size ve çocuklarınıza yardımcı olmaktan mutluluk duyarız.